Zamanın izlerini siliyordu yasaklar, karantina hali deniyordu ama gezegen kendini yeniliyordu. İnsanların çekilmesine ihtiyaç vardı aslında. Kötü zamanlardı bize göre ama iyi zamanlardı doğa ve canlılara göre. Kişiler kendini belli etti tutum ve davranışlarıyla , bir kez daha kanıtladılar, insanlığın kurtarılmaması gerektiğini. Biliyorum bu nasıl yaklaşımdır diyenleri,kendilerini hala üstün görenleri. Doğayla bir olmak yerine , bire kavuşmak yerine bölünmeyi destekleyenleri. Ve bu olgu, dijitalleşmeyle birlikte küresel birleşmeyi tetikleyecek. Kötü günler geride kaldı , sırada daha kötü günler bizi bekliyor. Ya doğayla birleşecek ve kafamızdaki sınırları kaldırıp uyumu yakalayacağız, ya da çizdiğimiz sınırlar içerisinde yok olmayı bekliyor olacağız. Geçmişten gelen tüm öğretiler, tarih içerisinde tekrarlanan felaketler içerisinde, evrimleşerek gelen yok olma içgüdüsünün beslenmesi ya yok olmamızı sağlayacak ya da birlik olarak bir sonraki aşamaya geçmemizi.
Ev hapsi gibi geçen yaşamımızda değişiklik ve gelişime gitmek zorundayız. Ve her olayda olduğu gibi bundan da güçlü çıkmamız ve uyumu yakalamamız gerekmektedir. Her kötü olayın bize kattığı tecrübe ile daha ileriye gitmeliyiz. Bazen komplocuları dinlemeli, bazen geçmişten gelen fısıltıya kulak kabartmalıyız, bazen hepsini boşverip bireysel ve toplumsal olarak yapabileceklerimizi hesaplamalıyız. Değişimin içeriden başladığını unutmamalıyız, gelişim için bir sonrakini beklemeden kendimizden başlamalıyız.
Süreçten kendi payımda çıkardığım basit çıkarımlar bulunmakta, belki yanılıyorumdur. -Mecbur olmadıkça evden çıkmadan da işler yürüyebilmekte ve bunun mümkün olduğu alanlarda ofis ve yol yerine evden çalışma durumu desteklenmeye süreç sonrasında devam edecektir. Mecbur olanlar için çalışma alanları online hizmetler tarafında ağırlık verilecek, mağazacılık online sistem üzerinde, üretim ve depo – kargo hizmetleri yükselme göstermeye başlayacaktır.
-Madde teması en aza indirilecektir, para yerini kredi kartı ve sanal ödeme yöntemleri, devletlerin alacağı ortak kararlar doğrultusunda kağıt yerine dijital ortak birim, kripto paralar önem kazanacaktır, temassız ödeme limitleri arttırılarak insanların bu yönde alışkanlık kazanması sağlanacaktır.
-Evden çalışma ve temizlik adına geri dönüşümün ağırlık kazanacağı bir dönem beklemekteyim, en azından mantıklı olan bu, doğa üzerinde en azından araçsal bazda bir kat daha iyi bir temiz hava sunulabilir ama bu durumun riski, eğer bu çalışmaya geçilmez ise toplu taşımanın temizlik ve güvenlik açısından yetersizliğinden kaynaklanan bireysel araç kullanımı doğadaki felaketi hızlandırabilir. Bu konuda çok yönlü düşünülmeli ve geleceğe yönelik uygun adımlar atılması gereklidir, en basiti bireysel ulaşım artacak ise bile bu doğa dostu araçlar ile mümkün olmalıdır. Elektrikli araçlar ve bisikletin ağırlık kazanması, iş ve yerleşim bölgelerinin koloni sisteminde minimum mesafe içerisinde sağlanması dengeyi ve iyileşmeyi korumaya devam edecektir.
-İnsan ilişkileri arasında büyük değişiklikler olacaktır, kültürel değişim hız kazanacaktır ama bu bazı toplumlar için olumlu olurken bazı toplumlar geleneklerinden dolayı bu durumdan olumsuz etkilenecektir.
-İş yerlerinde yapay zeka kullanımı ve robot diyerek basitleştirirsek, insana ihtiyaç duymadan süreçlerin daha güvenli ortam üzerinde yapılması listede yoksa bile yakın zamanda bu alandaki çalışmalar hız kazanacaktır.
Doğrusuyla yanlışıyla sonraki süreç ile ilgili birkaç yorumum var ve daha yazılmayan bir çok fikir daha ortaya çıkacaktır. Sonraki dönemde olacaklar, biraz bize bağlı olsa da daha çok dünya gezegenindeki tüm canlıları etkileyecek, daha iyiye veya daha kötüye gitmesini sağlayacaktır. Olumlu olmakta fayda var ve geleceği bebekken kucaklamakta. Birşeye karşı olmadan neye karşı olduğumuzu bilmeliyiz. Belirli bir kesim için çöküş gibi görünse de gelecek için güzel haberler, olaylar çıkabilir bu durumdan. Doğanın ne tarafında duracağımıza bağlı tamamen, yanında mı karşısında mı.